“28 ŞUBAT, ŞUBAT AYININ EN SOĞUK, EN KARA GÜNÜ”
“28 ŞUBAT, ŞUBAT AYININ EN SOĞUK, EN KARA GÜNÜ”
Okunma Sayısı: 61155

28 Şubat darbesinin 21. yılı nedeniyle AK Parti İl Başkanlığı tarafından ‘28 Şubat Bir Demokrasi Ayıbı’ adı altında basın toplantısı düzenlendi. AK Parti İl Başkanı İbrahim Yurdunuseven yaptığı konuşmada 28 Şubat’ın tarihe kara bir gün olarak geçtiğini söyledi.
 
AK Parti Afyonkarahisar İl Başkanlığı tarafından ‘28 Şubat Bir Demokrasi Ayıbı’ adı altında basın toplantısı düzenlendi. AK Parti İl Başkanı İbrahim Yurdunuseven, Milletvekili Hatice Dudu Özkal, Kadın Kolları Başkanı Ferda Ertürk ve Gençlik Kolları Başkanı Dilek Hanım Çengel’in hazır bulunduğu toplantıya partililer de katıldı.
 
“Şubat ayının en kara günü”
 
AK Parti İl Başkanı İbrahim Yurdunuseven toplantıya yaptığı konuşmada, “Bugün Şubat ayının en kara günü, en soğuk günü. 28 Şubat bundan yaklaşık 21 yıl önce 1997 yılının 28 Şubat tarihinde maalesef demokrasi tarihine kara harflerle yazılmış bir gün yaşadık. Bir süre devam eden baskı ve zulüm rejimi gördük. Bin yılı aşkın sürecek denilen 28 Şubat tarihi 16 yılda AK Parti’nin iktidara geldiği 2002 yılından sonra 16 yıldır iktidarlığımız sürecince hem özgürlükten yana hem barıştan yana hem de hürriyetlerden yana olduk. Bugüne kadar da başörtülü kardeşlerimiz istedikleri yerlerde istedikleri okullarda örtüleriyle birlikte okuyabiliyorlar. Yanında örtülü olmayan kardeşlerimizle de kardeşçe geçinebiliyorlar. Demek ki ortada bir şey yokmuş. Onlar problem üretmeye gayret etmişler. İş yerlerinde bugün kamu kurumlarında bugüne ne bir kavga var nede bir tartışma. İnsanımız kendi bünyesinde bulunan hassasiyetlerini gösterip yaşamak istiyor. Bunlara engel olmak insan haklarının en büyük ihlali olacağını düşünüyorum. Her zaman insanların kendi fikir ve hürriyetini kullanmaları kanaatindeyim” dedi.
 
“Bu ülkede artık bir daha darbe yaşanmasın”
 
Toplantıda konuşan Milletvekili Hatice Özkal da, “Bin yıl sürecek denen ama Allah’ın izniyle AK Parti’yle 10 yıllık bile dönemi olmayan 28 Şubat post modern darbesini özellikle en acı bir şekilde yaşayanlardan birisi olarak bu ülkede artık bir daha darbe yaşanmasın. İster postmodern darbe olsun ister darbe girişimi olsun ister gerçek darbe olsun ne olmasının bir önemi yok. Hepimizi bu tarihten ders alalım ki tarih tekerrür etmesin. Bir daha hiçbir darbe girişimi yaşanmasın. Tüm amacımız hedefimiz bu. Bunun son olmasını istiyoruz. O yüzden her yerde dilimiz döndüğünce yaşadığımız tüm olayları öğrenciye, çocuğa, gence ve kadına aktarıyoruz. Bunları unutmayalım unutturmayalım” diye konuştu.
 
“Dönemin hükümeti bir çete tarafından istifaya zorlanmıştır”
 
Kadın Kolları Başkanı Ferda Ertürk de konuşmasında, “Türkiye darbeler tarihinin en utanç verici zaman dilimlerinden birini hatırlamak için burada bulunmaktayız.1000 yıl sürmesi tasarlanan binlerce insanımızı zindanlarda çürüten, on binlercesini işsiz bırakan milletin evlatlarını birbirine düşürmek için çalışma grupları kurup kaos ve iç savaş tasarlayan darbeciler; bunları yaparken de milletimizin cebinden milyarlarca dolar parayı buharlaştırarak ülkemizde adeta bir terör havası estirmişlerdir.
Bundan 21 sene evvel bugün 28 Şubat 1997'de milletin iradesi ile seçilen hükümeti MGK kararları gölgesinde tehdit, kumpas ve anti-demokratik bir biçimde bürokrasi, sivil toplum, askeriye, iş ve medya dünyasının da arasında bulunduğu bir çete tarafından istifaya zorlanmıştır. Milletimizi, devletimizin güvenliği için kurulmuş olan MGK’da alınan kararlarla milletin güvenliği ve huzuru hiçe sayılarak “post modern” bir darbe yapılmıştır. Milletimizi bir arada tutan değerlerimize savaş açılmış irtica tehdidi adı altında değerlerimizi yansıtan kişi ve kuruluşlara büyük zararlar verilmiştir” ifadelerine yer verdi.
 
“Bu toprakların insanlarına büyük zulümler yapılmıştır”
 
“İmam-Hatip Liselerinin önünü kesmek için ülkemize 8 yıllık kesintisiz eğitim adı altında bir garabet dayatılarak gençlerimizin meslek edinmesine de ket vurulmuştur” diyen Ertürk sözlerine şöyle devam etti: “Sanayicimizin ara eleman ihtiyacını karşılamasına engel olunmuştur. İmam-Hatip Liselerinde uygulanan kat sayı adaletsizliği ile eğitimde eşitlik ilkesi ihlal edilmiştir. İnancı gereği başörtüsü takan kadın kamu çalışanları görevlerinden ihraç edilmiş, öğrenciler okullardan atılmıştır. Bu toprakların insanlarına büyük zulümler yapılmıştır. Binlerce nitelikli kadın ve erkek ülkelerinin tam da onlara ihtiyacı olduğu zamanda atıl ve muhtaç hale getirilmiştir. Bilim ve hikmet yuvası olması gereken üniversitelerimizde orta çağı cadı avcıları gibi başörtülü öğrenci avına çıkan üniversite hocaları ikna odaları kurarak başörtülü kız öğrencileri inanç ve değerlerinden uzaklaştırmak istemişler kendilerine itaat etmeyenleri üniversitelerden atmışlardır. Muhafazakâr medya üzerinde ciddi baskılar yapılarak halkın haber alma özgürlüğü engellenmiştir. Liderimiz Recep Tayyip Erdoğan sadece şiir okuduğu için 28 Şubat cuntacıları tarafından hapse mahkûm edilmiştir. Orduda milli ve yerli subayların irticai faaliyetlere karıştığı yalanı ile ordudan ihraç edilmeleri ve yerlerine fetöcü subayları terfi ettirilmesi ile bir yerde 15 Temmuz darbesinin alt yapısı hazırlanmıştır.”
 
“Halkı birbirine düşürmeye kalktılar”
 
Ertürk, “28 Şubat döneminde Anadolu sermayesinin önü kesilerek ‘yeşil sermaye’ damgası vurulmuş darbeci medya aracılığı ile bu yerli ve milli şirketlerin listesi gazetelerde yayınlanmış ve halkın bu şirketleri boykot etmesi istenmiştir. Farklılıklarımızın zenginliğimiz olduğu gerçeğine inat tek tip giyinen, sadece kendileri gibi düşünenlere yaşam hakkı tanıyıp toplumun geniş kitlelerini görmezden gelen bu yapı Türkiye’yi içine kapatıp kendi içinde çatıştırmak istemiştir. Milletimiz büyük bir mücadele vererek 1000 yıl sürmesi istenen bu karanlığa son vermiştir. 28 Şubat Darbecilerinin tüm çabalarına rağmen birliğini, beraberliğini korumuş ve birbirine kenetlenmişlerdir. Milletimizin 28 Şubat Darbesine en güzel cevabı AK Parti'nin 2003’te iktidara gelmesidir. Milletimizi dışardan çökertemeyen yapılar bizi laik/anti-laik biçiminde bölmeye, birbirimize düşürmeye çalıştılar ancak muvaffak olamadılar. Cumhuriyet mitingleri adı altında illegal örgütler ile ele vererek halkı birbirine düşürmeye çalıştılar. Biz AK Parti Kadın Kolları olarak 28 Şubat cuntacılarından hesap sorulmasının takipçisi olmaya devam edeceğiz. 28 Şubat'ın insanlarımızda, kadınlarımızda açtığı yaraları iyileştirmek için çabalamaya devam edeceğiz. 28 Şubat’ı ve diğer darbeleri unutmadık, unutturmayacağız” diyerek sözlerini noktaladı.